Mimari Fotoğraf
Mimari Fotoğraf
Günümüzde ,belge fotoğrafı adına da, estetik adına da, sunum/pazarlama adına da değeri daha da anlaşılan Mimari Fotoğraf sanıldığı kadar kolay ve basit değil aslında. Öncelikle ekipman, sonra zaman, bilgi, aritmetik, geometri ve saatlerce post production gerektiriyor. Mimari değerlerin yarınlara taşınmasında bir araç olan fotoğrafın ortaya konuş biçimi, yapıların tüm yönleri ile anlaşılabilmesini sağlıyor.
Şimdi tüm yönleri ile Mimari Fotoğrafa bir bakalım.
Binalar, gökyüzü, içinde yaşadığımız şehir, veya tarihi eserler… Tüm bunlar insanlığın her zaman ilgisini çekmiş nesneler, bunları fotoğraflamak da bir o kadar zor… Bu yazımızda Prof.Dr. Özer Kamburoğlu ‘nun notlarından da yararlanarak Mimari Fotoğraflar Nasıl Çekilir, bunu anlatacağız…
Fotoğrafçının Temelleri:
– Mimari eserler fotoğraflayacak fotoğrafçı belli başlı ekipmanı mutlaka yanında bulundurmalıdır. Çekim yaparken her şeye hazırlıklı olmalıdır. X ekipmanı unutma lüksü yoktur. Çünkü ücra bir yerde çekim yapmaya gitmiş olabilir.
– Mimari perspektif konusunda bilgi sahibi olmalıdır.
– Doğal ışığı kullanabilmeyi bilmelidir. Çünkü büyük bir yapıyı yapay ışıkla aydınlatmak için çok büyük paralar harcamak gerekebilir.
– Gerekirse mimar ile konuşmalı.
– Yapının her açısını gezmeli ve gerekiyorsa notlarını almalı. Çekilecek yapıya uygun pozisyonlar belirlenmeli ve ona uygun odaklar belirlenmeli.
Mimari Fotoğrafta Amaç:
– Bir yapının kendisi, çevresi, yapılışı, öncesi / sonrası, tanıtım veya yeni projeler için vaziyet anlatan çekimler yapılabilir.
– Yapı çevresi ile beraber çekilirken içinde mutlaka insan unsuru olur.
– Yapının aşamaları genelde timelapses ile çekilir. Bu da genelde yapının ilerleyişini halka veya kurumlara göstermek için yapılır. Bu iki şekilde yapılır. Makine güvenli bir yere hava koşullarından etkilenmeyecek bir şekilde bırakılabiliyorsa sabit bırakılır ve çekim yapılır. Ya da çekim yeri boya ile işaretlenir ve makinenin yerden yüksekliği odak diyafram gibi bilgiler not alınır ve sonraki çekimler buna göre yapılır.
Mimari çekimlerde en önemli unsur tüm düşey çizgilerin yere 90 derece olmasıdır. Bunun için ya çekim sonrası düzeltme yapılır (ki bu fotoğraflarda piksellerde yırtılmalara neden olur.) ya da en başından teknik kamera veya tilt-shift özellikli bir lens ile çekilir. Mimari fotoğraf bir işçi – işveren durumu olduğu için mutlaka çekim öncesi işveren ile konuşulur ve talepleri alınır. Mimari çekimlerde çeken fotoğrafçının fotoğrafa katkısı açışından fotoğraflar yorumlu veya yorumsuz fotoğraflar diye ikiye ayrılır. Yorumsuz fotoğraflar kurallara uygun olarak çekilen fotoğraflardır, yorumlu fotoğraflar ise yaratıcı amaçla yapılarda özellikle detay çalışmaları ve değişik perspektif denemeleridir. Önce yorumsuz karelerle çekim tamamlanmalı daha sonra fotoğrafçı isterse yorumlu fotoğraflarla devam etmelidir. İkinci aşamada çekilen yorumlu fotoğraflarda düşey açı / ufuk çizgisi gibi şekil şartlarına uyulmak zorunluluğu yoktur.
Bu çekim açılarının haricinde yapılacak her çekim yorumlu çekimlerdir.
Ekipman:
SLR, DSLR, DSLR-Like ve teknik kameralar.
Çekilecek yüzey çok büyük olduğu için bu tip çekimlerin asıl makinesi teknik kameralardır. 8”x10” gibi boylarda film kullanılabilir. Bu da yaklaşık a4 kağıt kadar büyüklük demektir. Bu kadar büyük filmler ile çekim yapmak inanılmaz boyutlarda detay alabilmek demektir. Bu makineler front ve back olarak ayrı ayrı kurulur ve makinenin kendisi tilt/shift/drop/rise/swing hareketlerinin tamamını yapar. Günümüzde monorail teknik kameralar kullanılmaktadır. En meşhur markalar sinar ve horseman diye gider. Dijital back ile beraber kullanılabilir. Kullanıcısı elittir, çünkü ekipman olarak alınması çok pahalıdır. Ortalama bir teknik kamera seti kurmak 100bin lira üzerinde maliyetlere çıkabilir.
Kameranın kendisinin bu kadar rahat kaydırma veya döndürme hareketi yapmasına rağmen halen filme veya sensöre görüntü düşürebilmesi için lensleri çok özel yapılır ve film yüzeyine normal görüntü düşürecek bir lensten en az iki kat daha geniş görüntü üretirler. (ef lenslerin apsc sensörlerden daha büyük görüntü üretmesi gibi). Dolayısı ile de bu tip kameralarda ekipmandan çok lensler para eder. Temel prensip olarak düşey veya yatay yüzey ile kamera filmi / sensörü aynı düzleme gelemiyorsa (örneğin yerden bina çekiliyorsa) kamera ön grubunun açıları ile oynayarak çekim yapılacak yüzeyin tamamını aynı netlikte almasını sağlayan bir düzenek yapısında çalışır. Normal makinelerde diyafram ne kadar kısılırsa kısılsın film veya sensör yüzeyi ile çekilen yüzen aynı düzlemde değilse netlenen noktasal düzlem harici netlik kaybı mutlaka fark eder. TS / PC lensler veya teknik kameralar bu düzlemsel farkı elimine eder ve her yerin net çıkmasını sağlar. Kreatif amaçlı tam tersi istikamette kullanılsa da aslında üretim amacı her yeri aynı tam netlikte çekmektir.
Mimaride Düşey Kontrolü:
Bina alttan çekilecekse mutlaka binanın tam aksından (ortasından) çekim yapılmalıdır. Bunun için vinç kiralanabileceği gibi başka yükseltiler de bulunabilir. Eğer yükseğe çıkarak binanın ortasından çekim yapma imkanı yok ise uzaklaşılarak tele lens ile denenir, o da olmayacak ise en azından makinenin sensörü yere (bina gibi) dik açı yapacak şekilde oturtulur açı yetmeyecek gibiyse geniş açı bir lens ile çekilir. Aksi halde düşeyler makineden uzaklaştıkça daralma yapar. Bu da yapının orijinal görüntüsünü bozar ve yorumlu bir fotoğraf olur. Tüm bunlara rağmen yetmeyecek ise teknik kamera mantığı ile çalışan PC / TS lenslere mutlaka ihtiyaç olacaktır. Bu lenslerde bulunan fonksiyonlarda drop / rise aşağı ve yukarı hareketi (dikey panorama), tilt / shift sağa ve sola hareketi (yatay panorama) amacıyla kullanılır.
SCHEIMPFLUG kuramı:
Öncelikle her fotoğrafta alan derinliğini etkileyen üç düzlemden bahsedelim.
Bunlar:
A. Film / sensör düzlemi
B. Objektif düzlemi
C. Konu düzlemi
Çekilen karede her yerin aynı netlikte olması için bu üç yüzeyin birbirine paralel olması gerekir. Eğer bu üç yüzeyden en az biri farklı bir açıda ise alan derinliği sınırlı olur. Yani netlenen alan net olur ve bu alandan her iki yöne uzaklaşıldıkça netlik azalır. Alan derinliğini artırabilmek için elimizde teknik bir kamera yok ise diyafram olabildiğince kısılır. Yine de netlik alınan nokta ile diğer noktalar hiçbir zaman aynı netlikte olmayacaktır.
Eğer elimizde teknik kamera veya dslr üzerinde PS veya TS özellikli bir lens var ise farklı açılı düzlemin de net çekilmesi olanağı vardır. Bunun kuralı da yukarıda bahsedilen üç yüzeyin açısal olarak aynı yerde kesiştirilmesi ile sağlanır. Yani üç yüzey aynı yerde kesişecek şekilde ayarlanırsa alan derinliği konu düzlemi açısından sonsuz olur.
Mimaride Fon Yönetimi
Bu kuralı da açıkladıktan sonra mimari çekimlerde odak seçimi ile çekilen mimari eseri farklı fonlarla sunmak mümkün olabilir. Yapılan bir yapı tele lens kullanılarak uzaktaki bir fona yaklaştırılabilir veya tam tersi yakın odak lens ile fona daha fazla alan sığdırılabilir. Fotoğrafçının bakış açısı, bulunduğu yüksekliği ve mesafesi de yine konu ve fon ilişkisini etkiler.
Çekim Öncesi Hazırlık:
– Çekim öncesi çekim isteyen kişi ile mutlaka toplantı yapılmalı bu toplantıda talepler ve verilebilecekler ince detaya kadar konuşulmalıdır.
– Gidilecek yerin haritası temin edilir
– Mevsimsel değişikliklerine göre çekim saati belirlenir. Bu dış çekimler için geçerlidir. Kuzey yarımküre için her mevsim çekim saatleri
Doğuya bakan cepheler sabahtan öğlene kadar
Güneye bakan cepheler öğleden akşama kadar
Batıya bakan cepheler ikindiden akşama kadar
Kuzeye bakan cepheler nisan ayından sonra ışık almaya başladığı için yazın sabah veya akşam saatlerinde pozlanmalıdır.
– Hava şartlarına mutlaka bakılmalıdır. En kötü şartlara hazırlıklı olabilmek için her türlü teçhizat yanımızda olmalıdır. Çünkü çekim yeri evimizden veya işyerimizden kilometrelerce uzakta olacaktır.
– Varsa daha önce yapılan çekimler incelenmelidir.
– Çekimin maliyetleri hesaplanmalı ve yapılan toplantıda mutlaka bahsedilmelidir. DSLR mı kullanılacak teknik kamera ile mi çekim yapılacak? Araba ile şehirlerarası yolculuk yapılacak mı?
Işık kiralanacak mı? Baskı yapılacak mı?
– İzin alınması gerekiyor ise çekimden en geç bir hafta önce izinler alınmış ve ilgililerin bilgilendirmesi yapılmış olması sağlanmalıdır.
İç mimari çekimlerde önce doğal ışık ile başlayıp daha sonra yapay ışıkla eksik kalan yerler tamamlanmalıdır. Çünkü doğal ışık açısal farklanma oluşturmaz, yapay ışık ise noktasal olduğu için yüzey üzerinde farklı aydınlanma yaparlar. Dolayısı ile yapay ışıkta kontrast farkı fazla olur. İç mimari çekimlerde çekim saati tam öğlen saatidir. İç çekimlerde ışık kullanılacaksa (ki genelde kullanılır) bir tane kuvvetli 1500watt ışık yerine üç parça (500w + 500w + 250w)ayrı ışık daha fonksiyonel ışıma yapacaktır. Işığın kuvveti oda büyüklüğüne göre seçilir, çok küçük odalarda tepe flaşı bile yetebilecekken büyük odalarda 2000w / 5000w gibi kuvvetlere çıkmak bile gerekebilir.
Yapay ışıkta önemli bir diğer nokta da öncelikle dışarıdan odayı aydınlatan ışık ölçülür ve onun sıcaklığına göre ışık verilir. Böylelikle iç ve dış ışık eşitlenmiş olur.
Alex López
Dış Mimari Çekimlerde Perspektif Düzeltme:
Mimari yapı eğer tam göbekten çekilmediyse yapının kemaraya yakın olan yüzeyleri geniş uzak olan yüzeyleri dar olur. Yerden bina çekerken bu sorun çok görülür. Bu çekimlerde binanın tabanı geniş en üst katafı çok dar kalabilir. Bu da temel prensibimiz olan düşeylerin dik açılı olmasına ters düşer. Bu sorun çekim sonrası photoshop ile ctrl + T (scale) komutu ile düzeltilebilir. Yalnız bu düzeltme asla teknik kamera veya tilt-shift özellikli bir lens ile alınan kaliteyi vermez, piksellerde yırtılmalara neden olur. Ayrıca bu düzeltme neticesi de yapının boyu olduğundan biraz kısalır. Dolayısı ile photoshop ile boyu biraz uzatılsa bile bir mimar ile çalışılıyor ise mimar çok rahatlıkla orijinale uygun olmadığını anlayacaktır.
https://tahiryildiz.com/mimari-fotograf-nasil-cekilir/